ABD Borsası Rekor Kırarken: Aşırı Değerleme Endişesi

S&P 500, 2023 başından bu yana %60’tan fazla değer kazanarak 2025 boyunca ardı ardına zirveler gördü. Rekorlar, yatırımcılarda “pahalı mı, balon mu?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.

Değerleme cephesinde ileri 12 ay F/K 22’nin üzerini işaret ederken, endeksin Fiyat/Satış oranı da tarihî zirvelere yakın. Bank of America’nın fon yöneticileri anketinde katılımcıların büyük çoğunluğu ABD hisselerini “aşırı değerli” görüyor.

Kıyaslar çoğu analisti 1990’ların sonundaki dot-com dönemine götürüyor. Ancak bugünün farkı, mega teknoloji şirketlerinin güçlü kârlılığı ve nakit akımları. Yine de beklentilerin ufak bir revizyonu bile sert fiyat hareketleri yaratabilir.

Rallinin manivelası, endeks ağırlığının yaklaşık üçte birini oluşturan “Muhteşem Yedili”: Apple, Microsoft, Alphabet, Amazon, Nvidia, Meta ve Tesla. AI ekosistemine yapılan büyük yatırımlar anlatıyı besliyor; fakat yoğunlaşma riski artıyor.

Daha dünyevi bir açıklama ise pasif fon akışları. S&P 500’ü izleyen endeks fonlarının yaygınlaşması, koşullardan bağımsız ve ısrarlı bir alım talebi yaratıyor.

Davranışsal finans açısından bakıldığında sahnede “sürü davranışı” ve momentum stratejileri var: yükselenin bir süre daha yükselmesi, geride kalma korkusuyla birleşince fon yöneticilerini pozisyonlarını artırmaya itiyor.

Tarih, büyük geri çekilmelerin piyasanın doğal parçası olduğunu gösteriyor. II. Dünya Savaşı’ndan bu yana tepe noktasından %20+ düşüşler defalarca yaşandı; en iyi yükseliş günlerinin bir kısmı, en kötü düşüşlerin hemen ardından geldi.

Uzmanların ortak mesajı: piyasayı zamanlamaya çalışmak yerine risk toleransına uygun dengeye yönelmek. Nakit ve tahvil ağırlığını artırmak veya hisse riskini azaltmak, zamanlama hatası riskine karşı daha sağlam bir yaklaşım sunuyor.

Özetle: Değerlemeler pahalı; ama kârlılık, inovasyon döngüleri ve pasif akışlar ralliyi destekliyor. Yoğunlaşma ve beklenti hassasiyeti ise aşağı yön riskini büyütüyor.