Berlin'de Polis Yasası: Gizli Ev Girişleri ve Dijital Gözetim

14 Aralık 2025OKUTAÇ

Berlin Temsilciler Meclisi, CDU ve SPD koalisyonunun çoğunluğu ve muhalefet AfD'nin oylarıyla Genel Güvenlik ve Kamu Düzeni Yasası'nda kapsamlı bir değişikliği kabul etti. Bu reform, polise temel haklara derinlemesine müdahale etme yetkisi veriyor ve başkentin güvenlik politikasının önceki kırmızı çizgilerini aşıyor.

İçişleri Senatörü Iris Spranger (SPD), yasayı dijital çağ ve terörle mücadele için gerekli bir güncelleme olarak savunurken, eleştirmenler bunu mahremiyete orantısız bir saldırı olarak görüyor. Dijital gözetim ve fiziksel müdahale kombinasyonu, tartışmalı bir konu olarak öne çıkıyor.

Yeni yasa, polislerin şüphelilerin evlerine gizlice girip IT sistemlerine erişim sağlamasına izin veriyor. Bu, Berlin'in özel dairelere fiziksel olarak girerek Truva atlarını kurmasına olanak tanıyor. IT güvenlik uzmanları, bu uygulamanın anayasal bir ihlal olduğunu belirtiyor.

Yasa, polislerin özel alanlarda da vücut kameralarını kullanmasına olanak tanıyor. Bu, vatandaşların en mahrem alanlarında görsel-işitsel gözetim endişelerini artırıyor. Eleştirmenler, bu uygulamanın mahremiyet ihlali olarak görülebileceğini söylüyor.

Berlin, kamu alanlarında da teknik olarak yenilikler yapıyor. Polis, belirli bir zamanda belirli bir baz istasyonu alanında bulunan tüm cep telefonlarının trafik verilerini talep edebilecek. Bu, masum vatandaşların hareket profillerinin oluşturulmasına olanak tanıyor.

Yeni yasa, otomatik plak tanıma sistemlerinin kullanımını da düzenliyor. Bu sistemler, akan trafikte plakaları yakalayıp aranan veritabanlarıyla karşılaştırıyor. Ayrıca insansız sistemlere karşı teknik önlemler alınmasına izin veriliyor.

Yasa, biyometrik yüz ve ses karşılaştırmalarının yapılmasına da olanak tanıyor. Bu, sosyal ağlar veya fotoğraf platformlarında otomatik yüz tanıma kullanılarak bireylerin tespit edilmesini sağlıyor.

Yasa, yapay zeka sistemlerinin eğitim ve test edilmesi için kişisel verilerin işlenmesine de izin veriyor. Veri korumacılar, bu uygulamanın veri güvenliğini tehlikeye attığını belirtiyor.

Özgürlükten mahrum bırakma seçenekleri de artıyor. Önleyici gözaltı süresi 48 saatten beş güne çıkarılıyor. Yaklaşan terör saldırıları durumunda bu süre yedi güne kadar uzatılabiliyor.

Muhalefet, bu değişikliklere sert tepki gösterdi. Die Linke'den Niklas Schrader, bu durumu \"sivil özgürlükler için kara bir gün\" olarak nitelendirdi. Yeşiller'den Vasili Franco, değişikliğin anayasal açıdan son derece riskli olduğunu düşünüyor.